Kurban Nedir?
Kurban, İslam Dinin beş büyük farzından biridir ve dince Hz. İbrahim'in oğlu İsmail'i Allah'a kurban etmesini yani teslimiyetini simgeler. Bu olay, yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'de de anlatılır ve maddi gücü yerinde olan her Müslüman, h kurban bayramında bu ibadeti yerine getirir. Nitekim Allah Rasûlü, bir Hadis-i Şerifinde kurban ibadetinin önemi ile ilgili "Kim maliyle Kurban Bayramı'na yetişebilirse ve kurban kesmezse artık bizim namazgâhımıza yaklaşmasın." diye buyurmuştur.
Kurbanlık hayvan keserken nelere dikkat edilmelidir?
İslam'da kurban, özenle yapılması gereken bir önemli bir ibadettir. İşte kurbanlık hayvanı keserken dikkat edilmesi gereken hususlardan bazıları:
Niyet: İslam Dininde ibadet yerine getirilirken en fazla önem verilen şey bir ibadeti yerine getiren kişinin samimiyeti ve Allah'a olan teslimiyetidir. Bundan ötürü Peygamber Efendimiz bir Hadis-i Şerifinde "Ameller Niyetlere Göredir" (Buhârî, Bedü'l-vahy, 1) buyurarak amelin, teslimiyetin ve samimiyetin önemini vurgulamıştır. Kurbanlık hayvanı kesmeden önce niyet etmek önemlidir. Niyet kalpten gelmeli ve sadece Allah'ın rızasını kazanmak için yapılmalıdır.
Hayvan Seçimi: Kesime konu olan hayvanın kurban olarak nitelendirebilmesi İslam Dini nazarından bir takım şartlara haiz olması gerekmektedir. Zira kurban ibadeti belli bir amaç için yapılmaktadır ve bu amaç içerisinde de hayvanın sağlam ve sıhhatinin yerinde olmasına dikkat edilmelidir. Keza aynı şekilde seçilen kurbanlık hayvan, sağlıklı ve güçlü olmalıdır. Hayvan belirli yaş ve sağlık şartlarını yerine getirmeli ve böylelikle kesim için yeterli olgunluğa ulaşmış olmalıdır. Seçilen hayvan yetiştirilmiş, iyi beslenmiş ve kesime uygun bir hayvan olmalıdır.
Kesim Yeri: Kurbanlık hayvanlar yetkililerin gözetimi altında belirlenmiş bir mezbahada kesilmelidir. Bu genellikle bir kesim alanı veya mezbaha olarak belirlenmiş bir yer olabilir.
Kesim Tekniği: İslam Dinin en fazla önem verdiği şey kurban kesimine konu olan hayvanı kesim sırasında olabildiğince canını yakmamak ve hayvana ıstırap çektirmemektir. Keza aynı şekilde kesim, hızlı ve keskin bir bıçakla yapılmalıdır. Kesilmesi gereken damarlar kesilerek hayvanların kesimi hızlı ve verimli bir şekilde yapılmalıdır.
Sünnet: Kurbanın kesiminden sonra sünnet yani belirli kesimler yapılmalıdır. Sünnet, hayvanın boynunun kesildiği yerin ötesindeki bazı ek kısımların kesilmesidir.
Etin Dağıtılması: Kurban ibadetinden maksat aslında maddi durumu iyi olmayan Müslüman kardeşinin ihtiyacını gidermek ve böylelikle onun yanında olduğunu hissettirmektir. Nitekim dünyanın birçok mazlum coğrafyasında da olduğu gibi yurdumuzda da birçok insan bu temel besin maddesinden yoksun bir şekilde yaşamakta ve yine birçoğunun evine bir et parçası, yalnız Kurban Bayramı sırasında girmektedir. Bundan ötürü İslam Dini kesim işlemi tamamlandıktan sonra kurban eti önceden belirlenmiş kısımlara göre dağıtılmasını emreder ve genel olarak et "Kurbanlık hayvanın sahibi, akrabalar ve ihtiyaç sahipleri." şeklinde üç kısma ayrılır. Aynı şekilde üç kısma ayrılan ette, ihtiyaç önceliğine göre dağıtılan kişiye yakın yerden başlayarak dağıtılır.
Hijyen: Allah Rasûlü bir Hadi-i Şerifinden "Temizlik İmandandır." buyurarak temizliğin önemi vurgulamış ve hayatında kaldığı süre boyunca temizliğin en büyük nişanesi olmuştur. Bizlerde onun yolundan giden Müslümanlar olarak gerek kendi temizliğimizde gerekse de bilhassa kurban akdini konu olan hayvanı kesim sırasında ve sonrasında hijyen kurallarına uyulması önemlidir. Kaplar temiz olmalı, hijyenik koşullar korunmalı ve et uygun şekilde saklanmalıdır.
“Fakat unutmayın ki, onların ne etleri Allah'a ulaşır, ne de kanları. Fakat O'na ulaşan, yalnızca sizin iyi niyet ve samimiyetinizdir. “(Hac Sûresi 37.)
Bir Müslümanın yaptığı ibadetten maksadın ne olduğunu bilerek yapması, hiç şüphesiz o amelden hakkıyla istifade edebilmesini ve kendisinden o ibadeti yapması isteyenin rızasını kazanabilmesini kolaylaştıracaktır. Hiç şüphesiz bu ibadetlerin başında fakir kardeşlerimizle ile zengin kardeşlerimiz arasında manevi yakınlığı sağlayacak olan Kurban gelmektir. Zaten kurban kelimesi etimolojik olarak; yakınlık anlamına gelmektedir. Bu yakınlık hiç şüphesiz Müslümanların birbirileriyle olan yakınlığı ifade etmektedir. Böylelikle birbirine yakın olan Müslümanlar, Allah’ın kutsal emrine uydukları için Allah’a da yakın olmuş olacaklardır.
İnsanoğlu doğacağı ülkeyi, ırkı, aileyi, cinsiyeti ve dini gibi unsurları seçemiyor ve ne yazık ki seçemediği bu unsurlar sebebiyle birbirinden farklı koşullarda yaşamını idame ettirmeye mahkum oluyor. Kimisi zengin ve lüks içinde bir yaşam sürerken, kimisi kendisine uzanacak yardım eline muhtaç bir şekilde yani sefalet içinde yaşamak zorunda kalıyor.
Dinimiz İslam’da insanın kendi elinde olmadan karşı karşıya kaldığı bu olumsuz durumdan kurtulabilmesi ve de en önemlisi insanlar arasındaki bu uçurumu ortadan kaldırmak için bir takım emir ve nehiyler getirmiştir. Bu emir ve nehiyler, insanlığın bir arada yaşayabilmesi ve aile şuurunu kazanabilmesi için oldukça önemlidir. Asr-ı saadet zamanına bakıldığı zaman, bu şuurun hiç kaybolmadığını hatta giderek arttığını ve böylelikle Müslümanların birliğinin daim olduğu görülmektedir. Ne zaman ki Müslümanlar arasında birlik ve beraberliği sağlayan bu dinamiklerden uzaklaşıldı, emir ve nehiyler yapılmadı veya en önemlisi hakkı ile yapılmadı; birlikte ortadan kalktı. Hatta ne yazık ki “Müslümanlar ancak kardeştir.” buyruğundan, birbirine düşmandır noktasına dahi gelindi.
Bizlerde Efendi İnsani Yardımlaşma Derneği olarak, cennet vatan ülkemizin dört bir yanından aldığımız akika, nezir ve adak kurban bağışları ile hanelerine hiç et girmeyen kardeşlerimize yardım elini ulaştırarak her daim onları yanında olduğumuzu somut bir şekilde hissettirerek, yüzlerinde tatlı tebessümler oluşturuyoruz. Böylelikle kaim olan tarihimizden aldığımız güç ile birlik ve beraberliğimizin daim olması için çalışıyoruz. Sizde destekleriniz ile bu kaim geleneğin dilden dile, elden ele ve de en önemlisi gönülden gönüle taşıyarak kıyamete kadar gitmesini sağlayabilirsiniz...